HDP Eş Genel Lideri Mithat Sancar, “İktidarın kurduğu oyun sahası bizim dışımızda kalan muhalefeti de içine çekmeye devam ederse, korkarız ki iktidar hedeflerine ulaşmakta çok fazla zorlanmayacaktır.” dedi.
Sancar, partisinin TBMM Küme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 7 yıl evvel 2 polisin şehit olduğu terör saldırısının akabinde çıkan çatışmada hayatını yitiren eski Diyarbakır Baro Lideri Tahir Elçi’yi sevgi ve saygıyla andıklarını söyledi.
Elçi’nin, hayatını hukuka, insan haklarına ve barışa adadığını tabir eden Sancar, Elçi’nin yaşamını yitirdiği çatışmaya ilişkin davada hiçbir ilerleme kaydedilmediğini öne sürdü. Sancar, Tahir Elçi’nin vefatının karanlıkta kalmaması gerektiğini belirtti.
Halkın en değerli gündeminin yoksulluk, sefalet, açlık ve işsizlik olduğunu savunan Sancar, iktidarın gündeminde ise halkın gerçek gündemini bastırmaya ve unutturmaya yönelik siyasetler olduğunu argüman etti. Sancar, halkın meselelerinden kopuk, ülke gerçekliğinden uzak bir iktidarın bulunduğunu öne sürdü.
İktidarın yeni maceralarla toplumu felaketlere sürüklemekten kaçınmadığını tabir eden Sancar, şunları söyledi:
“Bugün kuzey doğu Suriye’ye başlatılan operasyonların 2 temel amacı var. Stratejik amaç Kürtleri statüsüz bırakmak, Kürtlerin kazanımlarını yok etmek üzerine konseyidir. Bu iktidar da kendisinden evvel gelen iktidarların yaptığı üzere, devlet zihniyeti üzere Kürtlere karşı klasik devlet aklını sürdürüyor. Kürtler nerede bir kazanım elde ederlerse bunu kendilerine karşı bir beka sorunu olarak topluma yansıtmaya, kabul ettirmeye çalışıyorlar. O nedenle bu operasyonların temelinde yatan anlayış, Kürt zıtlığıdır, Kürt düşmanlığıdır.”
Mithat Sancar, uygulanan politikanın aynı zamanda seçime giderken siyaseti dizayn etme hamlesi olarak da görülebileceğini savundu.
Bu dönemde iktidarın toplumu ayrıştırabildiğini, toplumsal muhalefetin içine ayrılık tohumlarını daha kolay ekebildiğini, siyasal muhalefeti de kendi arkalarında dizilmeye kolayca çekebildiğini belirten Sancar, “Seçimler yaklaştıkça daha neler yaşayabileceğimiz sorusunu kesinlikle kendimize sormak zorundayız. Şayet bu oyunları boşa çıkarmazsak, iktidarın kurduğu oyun alanı bizim dışımızda kalan muhalefeti de içine çekmeye devam ederse, korkarız ki bu iktidar amaçlarına ulaşmakta çok fazla zorlanmayacaktır.” ifadelerini kullandı.
Toplumun aydınlık geleceği için endişe taşıdıklarını dile getiren Sancar, “iktidarın oyunlarını cesaretli ve samimi bir biçimde açığa çıkarmaları ve bunlara karşı samimi, kararlı bir duruş sergilemeleri gerektiğini” söyledi.
Altılı masanın önerisine “eksik ve zayıf” eleştirisi
Altılı masanın dün açıkladığı güçlendirilmiş parlamenter sistem anayasa değişikliği önerisine değinen Sancar, “İçinde elbette olumlu pek çok unsur var. Lakin toplamına baktığınızda bu teklifin gerçek bir demokrasi, güçlü bir demokrasi için eksik ve zayıf kaldığını görebilirsiniz. Daima kriz ve çatışma üreten sistemin kendisine dönük bir dönüştürme, bir değişiklik iradesi var mı? Ne yazık ki o iradeyi göremiyoruz. Geçmişi aşikâr düzenlemelerle geleceğin vaadi olarak sunmak bir çıkış değildir.” değerlendirmesinde bulundu.
Mithat Sancar, Türkiye’nin çoğulcu, katılımcı yeni bir demokratik sisteme ihtiyacı olduğunu dile getirerek, “Bu da ikinci yüzyılında demokratik cumhuriyete geçiş ile mümkün olabilir.” dedi.
Yeni inşanın gerçek bir içeriğe sahip olması gerektiğini kaydeden Sancar, “Malzemeden çalmadan, işin kolayına kaçmadan, gerçeklerle yüzleşmekten korkmadan lakin yeni inşa yapılabilir. Tamirlerle, yüzeysel onarımlarla, mahcup, ürkek ıslahatlarla bu kısır döngüden çıkamayız. Daha yürekli, daha kararlı ve daha güçlü alternatifler ortaya koymak gerekiyor. Bizler, seçimden sonra elbette bunları tartışacağız, artık de tartışabiliriz. Çıkış, lakin güçlü bir demokratik dönüşüm iradesiyle gerçekleşebilir. Bu demokratik dönüşümün gerçek adresi de HDP’dir. Başarmak için birlikte yürümemiz gerekiyor.” diye konuştu.
